Doçentlik Kriterlerinde Belirsizlik ve Yargı Müdahalesi: Akademik Kariyerde Yeni Dönem

Doçentlik Kriterlerinde Belirsizlik ve Yargı Müdahalesi: Akademik Kariyerde Yeni Dönem

Son dönemde doçentlik kriterlerinde yapılan değişiklikler, başta Danıştay kararları olmak üzere yargı ve kurum müdahaleleriyle gündemin merkezine oturdu. Akademisyenlerin kariyer planlamasında belirleyici olan kriterler, sık yapılan değişiklikler ve iletişim eksikliği nedeniyle hem belirsizlik hem de tartışmalara neden oldu.

Önemli Noktalar

  • Doçentlik başvurusu için ders verme şartı ağırlaştırıldı; hukuki süreç başlatıldı.
  • Danıştay, bazı düzenlemeleri iptal etti, bazılarını ise onayladı.
  • Kurumsal şeffaflık eksikliği, akademisyenlerde belirsizlik yarattı.
  • Yapılan değişiklikler 2025 Ekim döneminden itibaren geçerli olacak.

Ders Verme Şartında Değişiklik ve Hukuki Tartışma

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile Üniversitelerarası Kurul’un (ÜAK) 2023 ve 2025 yıllarında yaptığı kriter güncellemeleri, doçent adaylarının ders verme yükümlülüklerini artırdı. Önceden bir dönem önlisans dersi vermek yeterliyken, yeni düzenlemelerle başvuru için dört dönem (veya iki yıl) lisans/lisansüstü ders verme şartı aranmaya başladı.

Bu düzenleme, akademik unvan elde etmenin yanı sıra, üniversitelerde kalıcı bir kadroya sahip olmayan adaylar için özellikle zorlu bulundu. Özel sektör çalışanı veya sağlık hizmeti sunucularında görev yapan adaylar açısından, dört dönem üniversite dersi verme şartının fiilen imkânsız olabileceği eleştirileri yükseldi.

Danıştay’dan Karışık Kararlar

Akademik camiada ciddi huzursuzluk yaratan bu değişiklikler yargıya taşındı. Danıştay, "önlisans dersi vermiş olmak" ifadesinin yeni kriterlerde yer verilmemesini kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından eksik buldu ve bu kısmı iptal etti. Öte yandan dört dönem ders verme şartının bilimsel kaliteyi artırmaya yönelik olduğu gerekçesiyle geçerliliğini onayladı.

Fakat kadrolu olmayan adayların dezavantajlı hale gelmesi ve uygulamanın bilimsel gerekçesinin kurumlarca net açıklanmaması ise karşı oy gerekçeleri arasında gösterildi.

Kurumsal Belirsizlik ve Şeffaflık Eleştirisi

Hakim karar süreçleri devam ederken, 2025 yılı Mart ve Nisan aylarında ÜAK’ın kritik duyuruları hızlıca sitesinden kaldırması da belirsizliğin büyümesine sebep oldu. Akademisyenler, başvuru dönemine kısa süre kalmasına rağmen hangi kriterlerin geçerli olacağından emin değil.

Şeffaf ve açık bilgilendirmenin eksikliği, başta doçent adayları olmak üzere tüm akademik paydaşlarda kaygı ve güven sorununu tetikledi. Yapılan değişikliklerin yürürlük tarihi ise 2025 Ekim dönemi olarak ilan edildi.

Akademisyenler Beklemede

Sürekli değişen kurallar, akademik kariyer hedefleyenleri planlarında revizyona zorluyor. Yeni kriterlere göre hazırlık yapan akademisyenler, resmi ve nihai açıklamaları dikkatle beklemeye devam ediyor. Akademik yükselmede sürdürülebilirlik, öngörülebilirlik ve şeffaflık talepleri ise giderek yükseliyor.

Kaynaklar